28 Ekim 2025, Salı
05:18

Anadolu Çınarları Partisi Genel Başkanı Hüseyin AKIN “Ev sahibi Türkiye, güçlü Türkiye demektir

Anadolu Çınarları Partisi Genel Başkanı Hüseyin AKIN “Ev sahibi Türkiye, güçlü Türkiye demektir

Haber : Murat Genç/ Ankara

Anadolu Çınarları Partisi Genel Başkanı Hüseyin AKIN
“Ev sahibi Türkiye, güçlü Türkiye demektir.”

Anadolu Çınarları Partisi Genel Başkanı Hüseyin Akın’dan “Türkiye Yüzyılı’nda 500 Bin Sosyal Konut Seferberliği”ne dair bir açıklama yaptı. İşte açıklamanın tam metni ;


“Ev Sahibi Türkiye” sloganıyla kamuoyuna duyurulan ‘Yüzyılın Konut Projesi – 500 Bin Sosyal Konut Seferberliği’, evsiz vatandaşlarımız ve düşük gelirli kiracılar arasında büyük bir umut dalgası oluşturmuştur. Anadolu Çınarları Partisi olarak, bu projenin sosyal devlet anlayışının yeniden güçlenmesi adına önemli bir adım olduğuna inanıyoruz.

Cumhuriyetimizin yeni yüzyılında, barınma hakkı temel bir insan hakkı olarak görülmeli; her vatandaşımızın güvenli, sağlıklı ve depreme dayanıklı konutlarda yaşaması devletin öncelikli görevlerinden biri olmalıdır. Bu nedenle, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Sayın Murat Kurum’un açıklamaları dikkatle takip edilmekte, TOKİ Başkanı Sayın M. Levent Sungur’un vatandaşlarımızın merak ettiği tüm sorulara açıklık getirmesi büyük önem taşımaktadır.

Türkiye’nin dört bir yanında “Ev sahibi olma umudunu” yeniden canlandıran bu proje, aynı zamanda ülkemizde son yıllarda yaşanan yüksek kira artışları ve konut yetersizliği sorunlarına da çözüm olma potansiyeli taşımaktadır. Ancak, projenin hayata geçirilmesi sürecinde adaletli dağıtım, şeffaflık ve bölgesel önceliklerin doğru belirlenmesi elzemdir.

Deprem gerçeğiyle yaşayan bir ülke olarak, yapılacak her sosyal konutun depreme dirençli ve mühendislik standartlarına uygun inşa edilmesi gerektiğini özellikle vurguluyoruz. Anadolu Çınarları Partisi olarak, konut üretiminde sadece sayı değil, kalite ve güvenlik odaklı bir yaklaşımın benimsenmesini savunuyoruz.

Proje kapsamında 500 bin konutun; 100 bininin İstanbul’da, 30 bininin Ankara’da, 21 bininin İzmir’de, 13 bininin Bursa, Gaziantep ve Konya’da, 12 bininin ise Diyarbakır ve Hatay’da yapılmasının planlandığı belirtilmektedir. Bu dağılım yapılırken, deprem risk haritası ve bölgesel göç yoğunluğu dikkate alınmalıdır. Aksi halde, sosyal konutlar bir yandan umut olurken, diğer yandan yeni risklerin de doğmasına neden olabilir.

Öte yandan, üç ve daha fazla çocuğu olan ailelere yüzde 10 kontenjan ayrılması, doğumu teşvik eden bir sosyal politika olarak olumlu bir adımdır. Ancak bu avantajın toplumun tüm kesimlerince anlaşılabilir ve erişilebilir duyurulması da büyük önem taşımaktadır.

Ayrıca, TOKİ aracılığıyla başlatılacak kiralık konut modeli şimdilik sadece İstanbul’da uygulanacaktır. Bu modelle konutların rayiç bedelin yarısına kiralanması ve sözleşmelerin üç yılı kapsaması planlanmaktadır. Bu sistemin kira fiyatları üzerinde dengeleyici bir etki yaratıp yaratmayacağı önümüzdeki süreçte netleşecektir.

Bugüne kadar TOKİ’nin 1 milyon 740 bin sosyal konut inşa etmiş olması, devletin bu alandaki kararlılığını göstermektedir. Ancak Anadolu Çınarları Partisi olarak bizler, sosyal konutun yalnızca bir bina değil, bir yaşam alanı olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle, konut politikaları şehir planlaması, ulaşım, çevre ve istihdam politikalarıyla bütüncül bir şekilde ele alınmalıdır.

 

Proje ile İlgili Olası Olumsuzluklar ve Riskler


Her büyük kamu projesinde olduğu gibi, “500 Bin Sosyal Konut Seferberliği” de bazı riskleri ve soru işaretlerini içinde barındırmaktadır. Anadolu Çınarları Partisi olarak bu konularda yapıcı uyarılarımızı kamuoyuyla paylaşmayı görev biliyoruz:

1. Finansal Yük ve Ekonomik Gerçeklik: Projenin finansman modeli henüz tam olarak açıklanmamıştır. Ekonomideki dalgalanmalar, inşaat maliyetlerindeki artış ve faiz oranlarının yüksekliği, projenin sürdürülebilirliğini zorlaştırabilir.
2. Dağıtımda Adalet ve Şeffaflık Riski: Başvuru, kura ve dağıtım süreçlerinde adil olmayan uygulamalar, vatandaşın güvenini zedeleyebilir. Şeffaf bir denetim mekanizması zorunludur.
3. Yapı Kalitesi ve Denetim Sorunları: Hızla konut üretimi hedefi, kaliteyi gölgeleyebilir. Depreme dayanıklılık, malzeme kalitesi ve teknik denetim eksikliği ciddi sonuçlar doğurabilir.
4. Bölgesel Planlama Eksiklikleri: Konutların yapılacağı bölgelerde altyapı, ulaşım, sağlık ve eğitim hizmetleri planlanmazsa, bu alanlar “uydu kent” yerine “uydu sorunlar”a dönüşebilir.
5. Kiralık Konut Modelinde Belirsizlik: TOKİ eliyle yürütülecek kiralık konut sisteminin uzun vadede piyasa dengelerini nasıl etkileyeceği belirsizdir. Rayiç bedelin yarısına kiralama fikri cazip olsa da, özel sektörle dengesiz rekabet yaratabilir.
6. Dar Gelirlilerin Gerçekten Yararlanıp Yararlanamayacağı: Başvuru şartları, taksit tutarları ve gelir limitleri, gerçekten ihtiyacı olan kesimleri dışarıda bırakabilir.
7. Deprem Bölgelerine Öncelik Verilmemesi: Projede dağıtım planı açıklanırken, aktif deprem kuşaklarındaki illerin öncelik sırası net değildir. Bu durum, sosyal adaletin ve afet bilincinin zedelenmesine neden olabilir.

Sonuç olarak; Türkiye Yüzyılı’nda açıklanan bu büyük konut hamlesi, doğru uygulanırsa halkın yüzünü güldürebilir, yanlış planlanırsa ise kaynak israfına ve toplumsal güvensizliğe yol açabilir.

Anadolu Çınarları Partisi olarak bizler, her vatandaşımızın adaletli, güvenli ve erişilebilir bir konut hakkına sahip olması için süreci dikkatle izlemeye ve gerektiğinde yapıcı öneriler sunmaya devam edeceğiz.