MARAŞ KAHRAMANLIKLARA DOYMUYOR
Geçmişte, 21 Ocak 1920 - 11 Şubat 1920 tarihleri arasındaki kurtuluş mücadelesini hakkıyla vererek şehri Fransız işgalinden kurtaran Yöre halkının kahramanlığı nedeniyle Maraş Kahramanlık ünvanı alırken, Yeni bir madalyayı da daha 6 şubat depreminden başarı ile kalkarak almayı kalpten yürekten, hak ettiğini düşünüyorum.
Ülkemizde yaşanan Kahramanmaraş merkezli, 6 Şubat depremlerinin ardından şehirdeki son durumu yerinde incelemek ve bilgi almak amacıyla bir grup basın mensubu ile gittiğimiz Maraş’ta adeta yeni kahramanlıklar daha yaşandığını gördük.
Öncelikle İl’in en büyük mülki amiri ve bu işte adeta duayenliği tescillenmiş bir vali olan Mükerrem Ünlüer bana göre bu kahramanlık hikayesinin ilk baş kahramanıdır.
Kahramanmaraş Valisi Mükerrem Ünlüer ile Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel’i bu ziyarette tanıma fırsatı buldum. Onlarla konuştum, sorular sordum cevaplar aldım ve anlattıklarından da tatmin oldum. Her ikisini de kutluyorum ve takdir ettiğimi de söylemeden geçmek istemiyorum. Zaten haberlerim de de bunun nedenlerini anlattım.
Sonra da Onikişubat Belediye Başkanı Hanifi Toptaş ve Afşin Belediye Başkanı Koray Kıraç’la röportaj yapma fırsatı buldum. Sorular sordum cevaplar aldım, yetmedi, birazda onların şimdiye kadar görüş ve düşüncelerinin yer aldığı tüm haberleri tek tek inceledim. İl’deki Yerel yönetimleri tanıma ve onları dinleme fırsatı buldum.
Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mustafa Buluntu ile de ziyarete gittiğimiz basın mensupları ile birlikte Kahramanmaraş’taki ekonomiyi konuştuk.
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Alptekin Yasım ile kahvaltı yapıp, hem eğitimi, hem de Üniversiteyi konuştuk, Ankara’dan isteklerini sorduk, hatta sıkıntı ve sorunlarının neler olduğunu da kendi ağzından dinledik.
Bu arada Mado Dondurmalarının sahipleri Mehmet ve Erdal Kambur kardeşlerin öğle yemeğini yedik, Kahramanmaraş’ın Piserro Giyim Markasının ve Beş yıldızlı Termal Orkis Otel’in Patronu Alirıza Kısakürek ile bir araya geldik. İlkokul Mezunu olduğunu çekinmeden söyleyen, Büyük iş insanının markasını ve yarımlarını espirili bir dille dinledik.
Belde iken, Onikişubat Belediyesine bağlanan Zeytin Ilıcası’nın Vali Saim Çotur Kaplıcalarının işletmecisi Atilla Aslan Kaçmaz ile yerleşim yerinin muhtarı Cuma Karalar, basının karşısına birlikte çıkıp, sıkıntı ve isteklerini dile getirdiler. Yerel yönetimlere seslenip, Ankara’dan beklediklerini anlattılar. Sonuçta onlar da Kahramanmaraş için konuştular , Kahramanmaraş’ın yarınları için istek ve talepte bulundular.
Sonuçta Kahramanmaraş’ta kime mikrofon uzattıysak, Kime ne sorduysak her biri bir kahraman gibi de diyebiliriz, babalar gibi de diyebiliriz, hem işinin başında hem de, hem de aklı başında konuştu.
İmrendim, özendim, gurur duydum, mutlu oldum, Türkiye’de yaşayan Bir vatandaş olarak ağır hasar görmüş bir İl’de yediden yetmişe atanmışı, seçilmişi, işçisi, köylüsü, bürokratı, eğitimlisi, herkes ama herkes Kahramanmaraş’a sahip çıkmış, gemisi su aldığı için kaçan fareler gibi olmak yerine kendilerini çalışmaya ve işe adamış depremde gidenleri de geri çağırabilecek kadar da mert, cesur yürekli, kalbi güzel insanlarla dolmuş bir şehir gördüm.
Gördüğüm kadarıyla da, Kahramanmaraş yeni bir kahramanlık hikayesi yazmaya başlamış, Bu hikayenin daha başı bile, bize sonucun ne olabileceğini göstermiştir.
Bu nedenle de iyi bir Gözlemci gazeteci olarak herkesi tekrar tekrar kutlamadan geçmek istemiyorum.
Gazetemizin içinde zaten yerel yönetimlerin görüş ve düşüncelerini verdik, Bölgedeki bizi misafir eden, işletmelerinde ne kadar bolkör ve eli açık olduğunu gördük,
Üniversite rektörümüzün de iyi bir yönetici ve eğitimci olduğunu gözlemledik, Kısa adı KTSO olan Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası Başkanının da ne kadar işini iyi bilen bir lider olduğunu ve kamudan Tusaş’ın yatırımını alarak Kahramanmaraş’a neler kazandırdığını gördük.
Afşin Belediye başkanının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı çok sevdiğini ve ilk kelimeden son kelimeye kadar her fırsatta ona methiyeler ettiğini, Onikişubat belediye başkanının da teknik bir inşaatçı adam olarak Kahramanmaraş şantiyesinin içinde baretiyle yeleğiyle çalıştığını anladık, Mado’ cuların “önce maraş” dediğini ve depremde bile konteynir de yaşarak kalesini terketmediğini duyduk, dinledik, öğrendik,
Yönetimiyle , çalışanıyla, beş yıldızlı mükemmel hizmet veren Orkis otelin ve Piserro markasının sahibi Alirıza Kısakürek’in eşini çok sevdiğini, ve hala hayallerinin peşinde koşarak o İtalyanlardan daha iyi ceket dikebileceğini bildiğini ve bir dünya markası olarak Kahramanmaraş’ın tekstildeki başarısına evlatlarıyla imza atmaya devam edeceğini anladık,
Son olarak ta Kahramanmaraş’ın “deliolan” lakaplı bilinen Gazetecisi Şahin Medya ve Flaş Gazetesinin Sahibi Gökhan Şahin’in Kahramanmaraş’ı çok sevdiğini ve Burasının gelişmesi için, tanınıp bilinmesi için, Sorunlarının çözülmesi için, Yatırımcının gelmesi için 35 gazeteciyi 10 ilden toplayarak 4 gün boyunca yedirip içirip, gezdirip, eğlendirip, dinlendirip göndermesi bile Maraş’ın ne kadar kahraman bir halka sahip olduğunu sizce göstermedi mi ? Vesselam…